Çocuklarda Sağlıklı Sosyal ve Duygusal Gelişim

Çocukların boyunun uzadığını ya da yürümeyi öğrendiğini görmek çok kolaydır. Ancak; onların paylaşmayı öğrendikleri ya da arkadaşlık kurmayı öğrendikleri genellikle fark edilmez. Aslında, çocuklarda sosyal ve duygusal becerilerin eksikliğini, onlar büyüdükçe daha fazla fark ediyoruz. Gelişimin duygusal yönü; bir çocuğun diğer insanlarla ve aile ile etkileşim içinde, dışsal toplumsal unsurları dengelerken içsel duygularını anlaması ve kontrol etmesi ile ilgilidir. Çocuklarda sağlıklı bir sosyal ve duygusal gelişim şunları içerir;

• Gelişmiş ilişkiler,
• Keşfetme, oynama ve öğrenme becerilerine hakimiyet,
• Dikkat gelişimi,
• Davranışlarını kendi kendine düzenleme,
• Duygusal yönde gelişim

Sosyal ve Duygusal Gelişim Nedir?

Bir çocuğun sosyal ve duygusal sağlığının geliştirilmesi; onun uygun davranışları, yaşamı anlama ve yetişkinliğe geçişi için çok önemlidir. Sosyal ve duygusal gelişim; bir çocuğun duygusal durumlara uygun tepkileri öğreterek, daha sonra hayatında ne olacağına şekil vermesine yardımcı olur. Sosyal beceriler; bir çocuğun, başkalarıyla işbirliği yapma, yetişkinler ve öğretmenlerle ilgilenme ve sosyal ortamlara geçiş yapma becerisi ile ilgilidir. Duygusal gelişim, bir duyguları anlama ve kontrol etmeyi öğrenme sürecidir.

Sosyal ve Duygusal Gelişimin Aşamaları

Uzmanlar, bir insanın duygusal ve sosyal gelişiminin, 8 aşamada gerçekleştiğini belirtiyor. Bunlardan ilk dördü, erken çocukluk döneminin duygusal ve sosyal gelişimi ile ilgilidir.

Bir bebek ya da küçük bir çocuk sevilirse; güven ilişkisi gelişecektir. Kötü muamele gören çocuklar, kendini güvende hissedemeyecek ve insanlara karşı güven sorunu gelişecektir.

Bu aşama, 18 aylık ile 4 yaş arasındaki sürece tekabul eder. Doğru yönlendirilen bir çocuk, bu süreçte utançtan ziyade gururlu hissedecektir. Kendi kendine irade, sinir krizleri, inatçılık ve olumsuzluklarla başa çıkmayı öğrenir. Gelişimin ikinci aşamasında, günün her saati sosyal ve duygusal gelişime giriyor.

Sosyal ve duygusal gelişimin ilerleyen aşamalarında, 3-6 yaş aralığında çocuklar için bu dönem, “oyun çağı” olarak adlandırılır. Hayal etmek de dahil olmak üzere, her türlü oyunla çocuk, yeteneklerini geliştirmek için başkaları ile iş birliği yapmaya başlar. Aksi durumda çocuklar, yetişkinlere gereksiz yere bağımlı olmaya devam eder ve hem oyun becerilerinin hem de hayal gücünün gelişimi kısıtlı kalır.